Giris
Son yillarda yasam kalitesi klinik incelemelerde önem kazanmis ve dermatolojide yasam kalitesi ile ilgili yapilan çalismalar artmistir. Özellikle akne vulgaris (AV), seboreik dermatit, psoriasis, alopesi areata, vitiligo ve ürtiker gibi hastaliklarda yasam kalitesini inceleyen çalismalar bulunmaktadir (1,2). AV pilosebase ünitenin multifaktöriyel, kronik seyirli enflamatuvar bir hastaligidir. Siklikla dis görünümün daha çok önemsendigi adolesan dönemde ortaya çikmasi ve kalici skatrislere neden olmasi sonucu hastalarda depresyon, kaygi ve sosyal inhibisyon gibi psikolojik sorunlara yol açabilmektedir (3,4). AV birçok hastaliktan farkli olarak baskalari tarafindan görülmekte olup, hastalar sosyal ve emosyonel açidan etkilenebilmektedir. Özellikle yüz bölgesinde görülmesi hastanin psikososyal islevselligini önemli ölçüde etkilemektedir (5). AV’li hastalarda yasam kalitesini degerlendirmek amaci ile farkli ölçekleri kullanan birçok çalisma yapilmistir (6-8). Yapilan bir çalismada akne grubu hastaliklar özel muayenehaneye en sik (2) basvuru nedeni iken, kamu hastanesine ikinci siklikta (8) basvuru nedenini olusturmustur (9). Ancak kamu hastanesi ve özel hastaneye basvuran AV’li hastalarin yasam kalitesini karsilastiran herhangi bir çalisma literatürde bulunamamistir. Çalismamizda kamuya ait bir hastaneye ve özel bir hastaneye basvuran AV’li hastalarda Skindeks 29 ölçegini kullanarak yasam kalitesini degerlendirmeyi amaçladik.
Yöntemler
Haziran-Eylül 2014 tarihleri arasinda Mugla ilinde kamu hastanesine basvuran AV tanisi alan 80 hasta ve özel bir hastaneye basvuran AV tanisi alan 80 hasta olmak üzere toplam 160 hasta çalismaya dahil edilmistir. Çalisma için etik kurul onayi alinmistir. Hastalar çalisma hakkinda sözlü olarak bilgilendirilmis ve katilim için yazili onaylari alinmistir. Hastalarin cinsiyeti, yasi, egitim durumu, hastalik süresi ve daha önce aldiklari tedaviler sorgulanarak kaydedilmistir. Çalisma kapsamina genel saglik durumu iyi, fizik muayene sonucunda hafif ve orta siddetli (Pillsbury klasifikasyonuna göre sinif 2 ve sinif 3 olanlar) (10) AV tanisi konan 14-40 yas arasi kadin ve erkek hastalar alinmistir. Pillsbury klasifikasyonuna göre sinif 4 (siddetli-2’den fazla nodül) AV tanisi konan, son 1 aydir sistemik antibiyotik veya steroid, son 3 aydir oral kontraseptif, son 6 aydir sistemik retinoik asit ve son 15 gündür topikal akne preparati kullanan, gebelik, laktasyon, hirsutizm ve adet düzensizligi olan hastalar çalisma kapsamina alinmamistir. Çalismaya katilan tüm hastalara arastirmacilar tarafindan 29 sorudan olusan dermatolojiye özel yasam kalite ölçegi olan Skindeks-29 skalasinin Türkçe versiyonu uygulanmistir (11-13). Ölçek, semptom, fonksiyon ve emosyon skalalarindan olusmaktadir. Ölçekte 1, 7, 10, 16, 19, 24, 27 nolu sorular semptom, 2, 4, 5, 8, 11, 14, 17, 20, 22, 25, 29, 30 nolu sorular fonksiyon, 3, 6, 9, 12, 13, 15, 21, 23, 26, 28 nolu sorular emosyon skalasini olusturmaktadir. Ölçekteki cevaplar “a- Hiçbir zaman: 0, b- Nadiren: 25, c- Bazen: 50, d- Siklikla: 75, e- Her zaman: 100” olacak sekilde lineer skalaya çevrilerek semptom, fonksiyon ve emosyon skalalarinin ortalamasi elde edilmistir. Her bir skala ortalamasi, skaladaki sorulara verilen cevaplar toplanip ilgili skaladaki soru sayisina bölünerek hesaplanmistir. Skindeks-29’un semptom, fonksiyon ve emosyon skalalarindaki sorulara verdikleri cevaplar ayri ayri incelenmistir. “Hiçbir zaman” cevabi “hayir” olarak degerlendirilirken, “nadiren”, “bazen”, “siklikla” ve “her zaman” cevaplari “evet” olarak degerlendirilmistir. Yüksek skor daha kötü yasam kalitesini göstermektedir (14). Istatistiksel Analiz Veri tabaninin olusturulmasinda ve istatistiksel analizlerde “SPSS for Windows 20,0” istatistik programi kullanilmistir. Ölçekten elde edilen ortalamalarin normal dagilima uygunlugu Kolmogorov-Smirnov testi ve Lilliefors testi ile tespit edilmistir. Kantitatif verilerin ortalamalarinin karsilastirilmasinda, bagimsiz gruplarda iki ortalama arasindaki farkin önemlilik testi (t testi) ve tek yönlü varyans analizi, kalitatif verilerin karsilastirilmasinda ise Fisher’in kesin testi, Pearson ki-kare kullanilmistir.
Bulgular
Özel hastaneye basvuran olgularin %81,2’si (n=65) kadin, %18,8’i (n=15) erkektir. Kamu hastanesine basvuran olgularin %53,8 (n=43) kadin, %46,2’si (n=37) erkektir. Özel hastane ile kamu hastanesine basvuran AV’li hastalarda cinsiyet açisindan istatistiksel olarak anlamli farklilik saptanmistir (p=0,000). Özel hastaneye basvuranlarin %37,5’i (n=30) 14-19 yas grubunda, %62,5’i (n=50) 20 yas ve üzerindedir. Kamu hastanesine basvuranlarin %65’i (n=52) 14-19 yas grubunda, %35’i (n=28) 20 yas ve üzerindedir. Özel hastane ile kamu hastanesine basvuran AV’li hastalarda yas grubu açisindan istatistiksel olarak anlamli farklilik saptanmistir (p=0,000). Egitim durumuna bakildiginda; özel hastaneye basvuran olgularin %62,5’i (n=50) yüksekokul ve üniversite mezunu, %35’i (n=28) ilkokul, ortaokul ve lise mezunu iken, %2,5’in (n=2) egitim durumu belirlenememistir. Kamu hastanesine basvuranlarin ise %55’i (n=44) ilkokul, ortaokul ve lise mezunu, %45’i (n=36) yüksekokul ve üniversite mezunudur. Özel hastane ile kamu hastanesine basvuran AV’li hastalarda egitim düzeyi açisindan istatistiksel olarak anlamli farklilik bulunmustur (20) (Tablo 1). Çalismamizda 160 AV’li hastanin %67,5’i (n=108) kadin, %32,5’i (n=52) erkek olup, %51,2’si (n=82) 14-19 yas, %48,8’i (n=78) 20 yas ve üzerindedir. Hastalarin, %53,8’i (n=86) yüksekokul ve üniversite mezunu, %45,6’si (n=73) ilkokul, ortaokul ve lise mezunu, %0,6’sinin (n=1) okur yazar olmadigi saptanmistir. Kadinlarda semptom, fonksiyon, emosyon skalalari skor ortalamalari sirasiyla 43,71±19,88; 32,14±19,88; 49,51±23,09 iken, erkeklerde sirasiyla 39,35±18,62; 28,16±22,42; 47,40±22,91 olarak bulunmustur. Cinsiyetlerine göre skor ortalamalari açisindan istatistiksel olarak anlamli fark bulunmamistir (5). On dört-19 yas grubunda semptom, fonksiyon, emosyon skalalari skor ortalamalari sirasiyla 41,19±20,56; 30,35±22,42; 50,06±24,46 iken, 20 yas ve üzerinde sirasiyla 43,44±18,44; 31,37±18,98; 47,53±21,40 olarak gözlenmistir. Ilkokul, ortaokul ve lise mezunu olanlarda semptom, fonksiyon, emosyon skalalari skor ortalamalari sirasiyla 41,16±20,52; 30,46±22,73; 51,49±24,84 iken, yüksekokul ve üniversite mezunu olanlarda ise 43,39±18,92; 31,43±19,25; 47,15±21,22 olarak saptanmistir. Egitim durumlarina göre skor ortalamalari açisindan yüksekokul mezunu olanlarda ilkokul, ortaokul ve lise mezunu olanlara göre fonksiyon ve emosyon skalalari skor ortalamalari açisindan istatistiksel olarak anlamli fark bulunmustur (5) (Tablo 2). Semptom, fonksiyon ve emosyon skalalarina ait her bir soru için hastalarin verdikleri cevaplar, özel ve kamu hastaneleri açisindan degerlendirilmis olup Tablo 3’te gösterilmistir. Semptom skalasina ait ‘Derim tahris oluyor’, ‘Deri problemimde kanamalar oluyor’ sorularinda özel hastane ile kamu hastanesindeki AV’li hastalar arasinda anlamli farklilik gözlenmistir (3) (Tablo 3). Özel hastaneye basvuran AV’li hastalarin semptom skalasi skor ortalamasi 45,17±19,03, fonksiyon skalasi skor ortalamasi 31,68±19,44, emosyon skalasi skor ortalamasi 46,90±20,50 olarak bulunmustur. Kamu hastanesine basvuran hastalarda skalalari skor ortalamalari sirasiyla 39,41±19,71; 30,01±22,08; 50,75±25,20’dir. Çalismamizda özel hastanedeki hastalarin semptom ve fonksiyon skalalari skor ortalamalari kamu hastanesine göre yüksek bulunmus olup istatistiksel olarak anlamli bir fark bulunmamistir. Kamu hastanesindeki hastalarin ise emosyon skalalari skor ortalamasi özel hastaneye göre yüksek bulunmus olup, istatistiksel olarak anlamli bir fark gözlenmemistir (5) (Tablo 4).
Tartisma
AV pilosebase ünitenin kronik enflamatuvar bir deri hastaligidir. Her yas grubunda görülmekle birlikte özellikle adolesan dönemde görülür. Hastalarin %85’inde pik yasi 12-24 yas arasindadir (15,16). Sebep oldugu kozmetik sorunlar nedeniyle yas, cinsiyet ve hastalik siddetinden bagimsiz olarak hastalarda önemli fiziksel ve psikolojik rahatsizliklara yol açabilir (15). AV psoriasisten sonra yasam kalitesinin en çok etkilendigi deri hastaliklarindan biri olmustur (2). AV’de yasam kalitesini degerlendiren çesitli ölçekler bulunmaktadir (17). Skindeks-29 ölçegi de bunlardan birisidir (13). Çalismamizda özel hastaneye basvuran kadin olgular (2) özel hastanedeki erkek olgulara göre daha fazla idi. Bu bulgumuz hasta profillerinin arastirildigi çalismayla uyumlu olarak saptanmistir (9). Özel hastaneye basvuran AV’li olgularin çogu 20 yas ve üzerinde, kamu hastanesine basvuran olgularin çogu ise 14-19 yas grubundaydi. Egitim durumu açisindan da özel hastaneye basvuran olgularin çogu yüksekokul ve üniversite mezunuydu. Bu durum bize özel hastaneyi tercih eden AV’li hastalarin daha çok egitim düzeyi yüksek olan 20 yas ve üzerinde kadin olgular oldugunu göstermektedir. Jones-Caballero ve ark.’nin (18) 1878 AV’li hastada yaptiklari çalismada; hastalarin emosyon skalasi skor ortalamasi semptom ve fonksiyon skalalari skor ortalamalarina göre yüksek bulunmustur. Yine bu çalismada ve Kirkagaç ve ark.’nin (14) yaptiklari çalismada; kadinlarda erkeklere göre tüm skor ortalamalari yüksek saptanmistir. Çalismamizda tüm AV’li hastalar degerlendirildiginde, emosyon skalasi skor ortalamasinin semptom ve fonksiyon skalalari skor ortalamalarina göre daha yüksek oldugu gözlenmistir. Kadinlarda ise tüm skor ortalamalari erkek hastalara göre yüksek bulunmustur. Bu sonuçlarin Jones-Caballero ve ark.’nin (18) ve Kirkagaç ve ark.’nin (14) yaptiklari çalismalarin sonuçlari ile uyumlu oldugu görülmüstür. Kobayashi ve ark.’nin (19) AV’li hastada yaptiklari çalismada; Skindeks-29 ölçegi kullanilmis olup tedavi öncesi skorlara bakilmistir. Çalismamizda her iki hastanedeki emosyon skoru ortalamalari Kobayashi ve ark.’nin (19) yaptiklari çalismaya göre daha düsük olarak bulunmustur. Bu durum Kobayashi ve ark.’nin (19) çalismasina göre çalismamizdaki hastalarin yasam kalitesinin emosyonel açidan daha az etkilendigini düsündürmektedir. Sukan ve Maner’in (20) vitiligolu ve ürtikerli hastalarda yaptiklari çalismada; vitiligolu hastalarda semptom skalasi skor ortalamasi 15,93±15,17, fonksiyon skalasi skor ortalamasi 22,29±22,53, emosyon skalasi skor ortalamasi 40,75±26,95, ürtikerli hastalarda ise, semptom skalasi skor ortalamasi 37,93±15,12, fonksiyon skalasi skor ortalamasi 26,21±17,33, emosyon skalasi skor ortalamasi 30,65±19,47 olarak saptanmistir. Çalismamizda hem özel hastaneye hem de kamu hastanesine basvuran AV’li hastalarin semptom, fonksiyon, emosyon skalalari skor ortalamalari Sukan ve Maner’in (20) çalismasina göre yüksek bulunmustur. Bu sonuçlar bize AV’li hastalarin yasam kalitesinin vitiligo ve ürtikerli hastalara göre daha fazla etkilendigini göstermektedir. Vinding ve ark.’nin (21) hidradenitis süpürativali, psoriasisli, AV’li, el ekzemali ve atopik dermatitli hastalari degerlendirdikleri çalismada tüm hastalik gruplarinda en yüksek emosyon skalasi skor ortalamasi AV’li hasta grubunda saptanmistir. Çalismamiz da her iki hastane grubunda en yüksek emosyon skalasi skor ortalamasi bulunmustur. Bunu sirasiyla semptom ve fonksiyon skalalari skor ortalamalari izlemektedir. Bizim çalismamizin sonuçlarinin Vinding ve ark.’nin (21) yaptiklari çalismanin sonuçlariyla uyumlu oldugu görülmektedir. Çalismamizda AV’li kadinlarin erkeklere nazaran emosyon, fonksiyon ve semptomatik olarak daha çok etkilendigi, yas dagilimina göre inceledigimizde 20 yas üstü olgularda fonksiyonel ve semptom olarak daha çok etkilenirken, 14-19 yas grubu emosyonel açidan etkilendigi izlenmistir, fakat aralarinda istatistiksel açidan anlamli farklilik saptanmamistir. Yüksekokul mezunu olanlar da fonksiyonel ve emosyonel olarak daha çok etkilenmistir ve ilkokul mezunu olanlara göre istatistiksel açidan anlamli farklilik görülmüstür. Dolayisiyla AV’li hastalarda egitim düzeyinin; günlük aktivite ve diger insanlarla iliskilerini, anksiyete ve depresyon durumunu etkileyen bir faktör oldugunu düsünmekteyiz. Çalismamizda kamu hastanesine ve özel hastaneye basvuran AV’li hastalarda emosyon skalasi skor ortalamasinin en yüksek skor ortalamasina sahip oldugu saptanmistir. Bu da AV’li hastalarda yasam kalitesinin emosyonel açidan daha fazla etkilendigini düsündürmektedir. Çalismamizda 14-19 yas grubundaki AV’li hastalar, emosyon skalasi skor ortalamasinin en yüksek oldugu yas grubudur. Adolesan dönem endise, kizginlik, tedirginlik gibi duygularin yogun yasandigi bir dönem oldugu için özellikle hastalarin bu dönemde emosyonel açidan daha fazla etkilendiklerini düsünmekteyiz.
Sonuç
Istatistiksel olarak anlamli bir farklilik olmamakla birlikte çalismamizda özel hastaneye basvuran AV’li hastalarin semptom ve fonksiyon skalalari skor ortalamalari kamu hastanesine basvuran AV’li hastalara göre yüksek bulunmustur. Kamu hastanesindeki AV’li hastalarin ise emosyon skalalari skor ortalamasi özel hastanedeki hastalara göre yüksek olarak saptanmistir. Bu durum özel hastanedeki AV’li hastalarin yasam kalitesinin semptom ve fonksiyon açisindan daha fazla etkilendigini, kamu hastanesindeki hastalarin ise emosyonel açidan daha fazla etkilendigini düsündürse de bariz bir farklilik saptanmamistir. Çalismamiz AV’li hastalarin yasam kalitesinin hastanelere göre karsilastirilmasinda pilot çalisma olarak degerlendirilmelidir. Etik Etik Kurul Onayi: Çalisma için Mugla Sitki Koçman Üniversitesi Etik Kurulu’ndan onay alinmistir, Hasta Onayi: Çalismamiza dahil edilen tüm hastalardan bilgilendirilmis onam formu alinmistir. Hakem Degerlendirmesi: Editörler kurulu tarafindan degerlendirilmistir. Yazarlik Katkilari Konsept: Asude Kara, Aslihan Kirkagaç, Dizayn: Asude Kara, Emine Tugba Alatas, Metin Piçakçiefe, Veri Toplama veya Isleme: Asude Kara, Aslihan Kirkagaç, Analiz veya Yorumlama: Asude Kara, Emine Tugba Alatas, Gürsoy Dogan, Metin Piçakçiefe, Literatür Arama: Asude Kara, Aslihan Kirkagaç, Emine Tugba Alatas, Yazan: Asude Kara, Emine Tugba Alatas. Çikar Çatismasi: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi bir çikar çatismasi bildirmemistir. Finansal Destek: Çalismamiz için hiçbir kurum ya da kisiden finansal destek alinmamistir.